Hedefleri, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamlarını önlemekti.

Takvimler 30 Mart 1972'yi gösteriyordu. Dönemde Elrom'un öldürülmesini üstlenen
örgüt(Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi), Kartal-Maltepe Cezaevi'nden kaçtıktan sonra yine işbaşındaydı.Bu büyük firar Türkiyeyi sarsmıştı.


Ulaş Bardakçı
Şehirde Ulaş Bardakçı ve Hüseyin Cevahir gibi örgütün 2 ve 3 numaralı gerillalarının öldürülmesiyle örgüt kırlara yönelmişti. Devlet tek ismin peşindeydi. Samsun doğumlu Mahir Çayan'dı.

Pek çok yazıları yayımlandı Kurtuluş Dergisinde. Marxizmi çok iyi bir şekilde yorumlayan Mahir artık akımını oluşturmuştu. "Çayanizm" görüşü artık siyasi arenadaydı.Ünivesite yıllarında Milli Demokratik Devrim(MDD) anlayışını benimsemişti.

Türkiye Halk Kurtuluş Partisi - Cephesi kurucularından Mahir Çayan, Dev-Genç Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, Dev-Genç MYK üyesi Hüdai Arıkan, THKO'dan Cihan Alptekin, Fatsalı Nihat Yılmaz, öğretmen Ertan Sarıhan ve Ünyeli Ahmet Atasoy, iki İngiliz ve bir Kanadalı radar teknisyenini NATO üssünden kaçırdılar. Kendilerini Kızıldere'de bekleyen Dev-Genç Genel Sekreteri Sinan Kazım Özüdoğru, SBF Öğrenci Derneği yöneticisi Sabahattin Kurt, THKO'dan Ömer Ayna ve 'Hava Kuvvetleri Proleter Devrimci Örgütü'nün kurucusu olarak aranan üsteğmen Saffet Alp'le buluştular.

30 Mart günü saat 16:30 olmuştu. Artık insan avı başlamıştı. Önce karşılıklı sataşmalar olmuştu. Evdekiler tartıştılar ve ardından şu karar alındı;  


Teslim Olmayacağız,Direneceğiz.


Ertugrul Kürkçü sık sık küfürler ediyordu. MİTten aynı şekilde cevap geliyordu. Mahir ise dışarıdakileri, Sam Amcanın Evlatları diyerek suçluyordu.
 

Mahir'den el bombalarının pimlerini çekin emri geldiğinde jandarma silaha başlamıştı. Ev, toza dumana bürünmüştü. 2 günlük pazarlıgın ardından yapılan çatışmada, başta Mahir Çayan(solda) olmak üzere 9 yoldaşı katledildi. Çatışmadan ise tek sağ kurtulan militan, Ertuğrul Kürkçü oldu. Fakat esas gerçekler onu göstermedi. Çatışmadan sonra Saffet Alp sağ çıktı. Ancak sağ çıkmasına ragmen sorgusuz sualsiz başına bir kurşun sıkılarak öldürüldü. 

Kuşatmada , evdekiler Ünyede kaçırdıkları İngiliz teknisyenleri de vurmuştu ölmeden önce.

Ertugrul Kürkçü ise ağır yaralı halde 2 gün sonra bulundu. Çatışmadan kalan en ilginç not ise; Mahir Çayan'ın cebinden ünlü Fransız sanatçı Sylvie Vartan'ın imzalı fotografı çıkmasıydı.